NAS SURESİ (Medine)
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
1-De ki: “Nas’ın (İnsanların) Rabbine sığınırım!”
2-İnsanların Meliki’ne (mutlak sahibi ve sultanına)!
3-İnsanların İlahına!
4-“O çok sinsi vesvese verenin şerrinden!”
5-“O ki, insanların sinelerinde vesvese verir!”
6-“Gerek cinlerden, gerekse insanlarda!”
HATIRLATTIKLARI
·
Bu sure sığınma adına sıkça tekrar edilmesi (yatmadan önce- büyü-sihir-cin-gök
gürültüsü-şimşek çaktığında-güneş tutulmasında-ay tutulmasında,can sıkılınca
vs)tavsiye edilen sürelerdendir. Bu kadar çok tekrar ettirilmesinin
arkasında sadece sığınma değil aynı zamanda bir eğitim de vardır. Aşağıda bu
eğitim adına biz e hatırlattıkları zikredilecektir.
·
Bu sure de her şeyin sahibinin Allah olduğunu
bize hatırlatmakta ve sadece O’ndan korkmamızı ve O’na sığınmamızı
hatırlatmaktadır.
·
İlk 3 ayet bizlerin 3 temel problemine parmak
basmakta ve düzeltmenin yollarını göstermektedir; Şöyle kİ;
o
İnsanların Rabbine sığınırım ayeti ile;
İnsanın en çok problem yaşadığı ve yaşayacağı varlığın yine insandır. Bundan
dolayı insanlardan gelecek olan zarar için ilk önce onların sahibi olan Allah u
Teala’ya sığınmamız gerektiğini hatırlatmaktadır. Bu noktada şu ölçü tavsiye
edilmektedir; Hüsn-ü zan adem-i itimat.
(Güveneceğiz ama tedbirli olacağız.) İnsan gereği gibi Rabbine sığınır ve
tevekkül edebilirse bütün bu şerlerden muhafaza olunur. Rabbe tevekkül
edebilmenin ilk şartı da her an Onu görüyormuş gibi yaşamayı başarabilmekten
geçmektedir.
o
İnsanların melikine sığınırım ayeti ile;
Bizler için diğer bir problem sebebi olan sahiplenme ve mal edinme hırsımıza
işaret etmektedir. Çünkü insanın en çok düştüğü hata ve günahlar mal edinme
hırsı ve sahiplenme duygusundan kaynaklanmaktadır. Bu ayet ile Allah u Teala;
malın ve her şeyin sahibini de Kendisi olduğunu ve onlarla alakalı sıkıntı ve
isteklerimiz içinde O’na sığınmamız gerektiğini hatırlatmaktadır. Böylece
yersiz telaşa ve hırsa girmemizin manası olmadığını hatırlatmaktadır. Sanki
şöyle demektedir; “Ne yaparsan var olan şeylerin asıl sahibi olamazsın ve yine
ne yaparsan yap ihtiyacından (sana takdir edilenden) fazlasını elde edemezsin.
Bundan dolayı korkuya kapılma ve mal elde etmek için günah yollarına girme.
İhtiyacını belirle, gereğini yap ve Bana
sığın”
o
İnsanların İlahına sığınırım ayeti ile;
Bizleri günaha ve yanlış işler yapmamıza yönlendiren diğer biz özelliğimize
parmak basmaktadır. İlah ismi aynı zamanda sevgiyi va’z eden manasına
gelmektedir. İnsanın girdiği haramların çoğu bu sevgiyi elde etme yada tatmin
etme çabasından kaynaklanmaktadır. Oysa Allah u Teala; “Kalplerinizi
birbirinize sevdiren benim” diyerek, bu işinde Kendi tasarrufunda olduğunu
beyan etmektedir. Böylece insanların eş bulmak, çocuklarına-eşlerine-anne
babalarına-müşterilerine kendilerini
sevdirmek için harama ve haram yollara girmemelerini hatırlatmaktadır.
Sanki şöyle demektedir; “Arzu ettiğiniz sevgiyi de size verecek olan Benim.
Öyleyse aradığını sevgiyi elde etmek için ve aynı zamanda sevdikleriniz
şerrinden korunmak için de bana sığınınız. Böylece Ben de sizleri koruma altına
alayım.”
·
Dördüncü ve beşinci ayet bize; insanın
göremediği şeytan gibi bir düşmanını ve eğitilmeye bekleyen ancak şeytanın
elinde oyuncak gibi kullandığı nefsini hatırlatmaktadır. Böylece bize bunların
şerrinden korunmamız için; şeytan ve nefsin insanı doğru yoldan nasıl
çıkardıklarını ve çıkarabileceklerini öğrenmemizi hatırlatmaktadır. Böylece
nasıl tedbir alacağımızı da göstermiş olmaktadır.
o
Aynı zamanda bu ayetlerde düşmanın sinsice
yaklaştığını, mert olmadığını hatırlatmakta, her an teyakkuzda olmamızı tavsiye
etmektedir. Böylece kazanma kuşağında kaybetmemiz için ihtar etmektedir.
o
Yine bu ayetler şeytanın oyunlarından
birisinin vesvese vermek olduğunu hatırlatmakta ve vesveseye düşmemek içi
kararlı olunmasını hatırlatmaktadır. Bilindiği gibi dinimiz vesveseye düşülmesini
istememiştir. Bunun için vesvese oluşturacak ortam ve davranışlardan (su-i zann
ve gıybet) bizi uzak tutmuştur.Şeytanın en iyi kullandığı silahı vesvesedir. Ve
bu silahını insanın en korumasız anında kullanır. Bunun için insan ilk önce bu
şerden Allah’a sığınmalı, sonrada bu vesveselere düşmemek için gerekli olan
tedbirleri almalıdır. Bu tedbirler şunlar olabilir;
§ Dili
ve kalbi zikirle meşgul etme, boşluk
bırakmama,
§ Boş
malayani şeylerle uğraşmama
§ Mümkün
mertebe yalnız kalmama,
§ İnancı
sağlamlaştırma, bilgi ile pekiştirme
§ Kararsızlık
durumunda bir bilene danışma ve itaat
§ Ulul-emre
itaat etme
§ İstişaresiz
iş yapmama, istişare alınan karar uyma
§ Hayırhah
§ Sıkça
iman tazeleme ve imanda zafiyetimiz olan konuları pekiştirme, dinini iyi bilme,
§ Şeytanın
kullandığı metotları-tedbirlerini öğrenme
§ Sinelerimizdeki
daralma anlarında kendimizi; bulunduğumuz yeri değiştirme-dua-kuran okuma ve
ibadetle sakinleştirmeliyiz.
Bu vesveselere düşmemenin en önemli
yollarından biri de şu ayet ışığında yaşamaktır; kişi yapma kabiliyet ve imkanı
olan şeyleri yapıp yapmadığından hesaba çekilir ve yükümlüdür.
Kaldıramayacağımız şeylerden mesul tutulmamışızdır.Bizler işimize bakmalıyız.
·
Cinni şeytanlarla beraber şeytan fıtratlı
insanlarda vardır. İnsan bütün bunları bilemez. Bunun için insan bunların
şerrinden de Allah’a sığınmalıdır. Özellikle insi şeytanlar cinni şeytanlardan
daha tehlikelidir. Çünkü cinni şeytanların güçle bir şey yaptırma hakları
yoktur. Bundan dolayı sabah ve akşam; kadının şer ve belasından 3 defa şeytanın
vesvesesinden ise 1 defa Allah’a sığınmaktayız. Ama şunu iyi bilmeliyiz ki ne
kadar şer de olsa onun da sahibi Allah’tır. Ve Allah u Teala onların şerlerine;
Kendisine daha fazla yaklaşmamıza ve kulluğumuzu artırmamıza vesile olsun diye
müsaade etmektedir.
Allah u Teala bizleri insi ve cinni şeytanların şerrinden
muhafaza eylesin. Olmamız gerek kıvama ulaştırsın. Salih kullarından eylesin ve
bizi huzuruna mahcup olarak gelmekten muhafaza eylesin. Kazanma kuşağında
kaybetmemize müsaade etmesin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder